İDEAL KİLODA OLABİLMEK

Dahiliye kliniğinde  şüphesiz en sık karşılaşılan sorunlardan biri kilo fazlalığı ve bu durumla başa çıkma açısından yapılması gerekenler. Hastalarımızın hemen hepsi mucizevi bir ürün kullanıp hem iştah kontrolü hem de yağ yakımı olsun istiyorlar. Açıkçası bir ürünle herkese fayda sağlamak ve obezitenin komplikasyonlarını bir an önce bertaraf etmek bizim de işimize gelirdi ama maalesef. Peki pratikte işler nasıl yürüyor? Gerçekte yapılması gereken ne? 

Çoğu  hastamın ortak düşüncesi çok yemediği ama hareketsiz olduğu için kilolu olduğu yönünde. Oysa ki diyet ideal kilo için en az %70 önemli, yani yerinde tüm gün oturan hatta yatalak olan insanların bile uygun beslenme ile kilo vermesi mümkün. Spora gidemiyorum bahanesine sığınmadan neyin yanlış yapıldığının farkına varılması gerekiyor. Çok yemediğini söyleyen çoğu insana gün boyunca yediklerini not ettirdiğimizde günde fazladan en az 500 kalori aldıklarını görüyoruz bu da tabii kilo vermek bir yana kilo almaya neden oluyor. Ayrıca kalori hesabından çok ne yediğinizin değeri var. Çünkü aslında en önemli unsurlardan biri vücut yağ oranı. Yağ oranı yüksek biri aynı kilodaki yağ oranı düşük birinden çok daha kilolu görünüyor. Ne yediğiniz nasıl göründüğünüzü ve sağlığınızı belirliyor. 

Kilo kontrolüne başlamadan önce hemen herkes artık biliyor ki tetkikler yapılmalı. Bunlar hem metabolizmanız hem de ek sorunlarınız , özellikle de kilo vermenize engel ek sorunlarınızla ilgili fikir vermesi  açısından önem kazanıyor.  Sadece fazla kilolu olduğunuzu düşündüğünüz bir zamanda kilonuza neden olan bir hastalığınız olduğunu öğrenmeniz hiç de uzak bir ihtimal değil. Ayrıca fazla kilonun neden olduğu ek hastalıklar ( şeker, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği vb ) da mevcut olabilir. Obezite tedavisine başlamadan önce yapılan tetkiklerle tedavi edilmesi gereken ek bir sorun var mı mutlaka bakılmalı. Kansızlık, vitamin eksiklikleri, insülin direnci, kolesterol yüksekliği vb tetkik edilmeli ve tedavisine başlanmalıdır ki kilo kontrolünde attığımız adımlar başarılı olsun. 

Diyet deyince herkesin yüzü asılıyor ama aslında demek istediğimiz diyet ömür boyu beslenme şekli. Yani bugünden yarına ne diyet yaparsanız, nasıl beslenirseniz beslenin, istediğiniz ürünü yemek yerine için - yeyin ve zayıflayın , yaptığınız her ne ise onu bırakınca kilo alacaksınız. Dolayısıyla diyet listesiz olmaz ama o liste aslında sizi eğitmek için.  Şimdi var olduğun kilodan nasıl gerilediğini, ideal kiloya geldiğinde nasıl orada kalacağını iyice öğrenmeli ve hayatına yerleştirmelisin ki sonra tekrar aynı soruna geri dönmeyesin. Bazen soruyorlar bunun bir formülasyonu var mı diye. VAR. Gönüllü hastalarımıza öğretiyoruz.  Protein, karbonhidrat ve yağ sayarak kilo vermek de dengeli beslenmek de mümkün. Öğrendikten sonra o kadar hayatınıza yerleşen bir yöntem ki saydığınızın farkına varmıyorsunuz, otomatik olarak yerleşiyor zihninize.

Diyet dışında ne yapıyoruz? Tabii ki yardımcı tedaviler var. Kişinin kilo sorunu iyice irdelenmesi ve tetkik sonuçları ile ilaç tedavisi ile kilo kontrolüne ivme kazandırmak mümkün. Hele de bir de egzersize vaktiniz ve enerjiniz varsa muhteşem. Burada en önemli  faktör. Motivasyon. Hekiminiz, diyetisyeniniz ve en önemlisi siz motive olacaksınız. Bir hafta kilo kaybı olunca yelkenleri suya indirmek yok. Bazı direnç noktalarında elbette kilo vermeniz duracak veya yavaşlayacak, o noktada zaten metabolizmayı şaşırtacak diyet değişiklikleri veya ek önerilerle yardımcı olunacaktır. Siz yeter ki vazgeçmeyin.